|
|
|
Bu adı taşımasına karşın laleyle akrabağ değildir. Lale zambakgiller familyasında, dağlalesi ise düğünçiçeğigiller familyasında yer alır. Kuzey yarımkürenin orman ve çayırlarında oldukça yaygın olan bu çok yıllık otsu bitkilerin 120 kadar türü vardır. Manisa lalesi ve Anemon adlarıyla da bilinen bu türlerin bazıları ilkbaharda, bazıları sonbaharda çiçek açar.
Bitkinin bilimsel cins adı olan 'Anemone' sözcüğü Eski Yunanca da 'rüzgar' anlamına gelen bir sözcükten türetilmiştir. 'Rüzgar çiçeği' ya da 'rüzgar gülü' diye Türkçe'leştirilebilecek olan bu ad, dağ lalesinin ince uzun gövdesinden ve en hafif esintide dağılacakmış gibi görünen zarif çiçeklerinden kaynaklanır. Eski Yunanlılar, sevgilisi Adonis'in ölümüne ağlayan tanrıça Afrodit'in göz yaşlarının yere düşer düşmez birer dağ lalesine dönüştüğüne inanırlardı. Bu güzel çiçekler geceleri ve kötü havalarda çiçek tozlarını korumak için kapanır.
Avrupa'da ve Türkiye'nin batısındaki ağaçlık yerlerde yetişen beyaz dağ lalesinin (Anemon nemorasa) yıldız biçiminde beyaz, bazen pembeye çalan çok zarif çiçekleri vardır. Özellikle pembe, eflatun ve mor tonlarında çiçekler açan pek çok dağ lalesi türünden gösterişli kültür çeşitleri elde edilmiştir. Sonbaharda çiçek açan Japon dağ lalesi (Anemone hupehensis ya da Anemone Japonica) bunlardan biridir. Bu çeşitler bazıları yurdumuzda süs bitkisi olarak yetiştirilir.
Düğünçiçeğigiller familyasındaki bitkilerin çoğu gibi dağ lalesi de zehirlidir. Genede bu bitkilerin bazı türlerine halk arasında idrar ve balgam söktürmek, öksürüğü dindirmek, diş ve kulak ağrılarını iyileştirmek için ilaç olarak kullanılır.

|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|